ÇAKÜ’nün 2023-2024 Akademik Yılı Açılışı görkemli bir törenle gerçekleştirildi.

ÇAKÜ’nün 2023-2024 Akademik Yılı Açılışı görkemli bir törenle gerçekleştirildi.

Akademik Yıl Açılışımız, geniş katılımlı bir törenle gerçekleştirildi. Törene, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Dr. İlin Dimitrov ile Cibuti Yükseköğretim ve Araştırma Bakanı Nabil Mohamed Ahmed de katıldı

ÇAKÜ HABER MERKEZİ////

ÇANKIRI Karatekin Üniversitesi (ÇAKÜ) 2023-2024 Akademik Yılı Açılış Töreni, Rektörlük Konferans Salonundaki geniş katılımlı bir törenle gerçekleştirildi. Törene, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Dr. İlin Dimitrov, Cibuti Yükseköğretim ve Araştırma Bakanı Nabil Mohamed Ahmed, Cibuti Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Djama Mohamed Hassan, Çankırı Valisi M. Fırat Taşolar, 27. Dönem Çankırı Milletvekili Salim Çivitcioğlu, Çankırı Cumhuriyet Başsavcısı Oğuz Şükrü Ener ile Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi, Çankırı İl Emniyet Müdürü Yılmaz Delen, Çankırı İl Jandarma Komutanı J. Alb. Yusuf Mutlu Genç, il müdürleri, siyasi parti temsilcileri, öğretim üyelerimiz ve diğer davetliler katıldılar.

REKTÖR ÇİFTÇİ: “CUMHURBAŞKANIMIZIN GAYRETLERİ TAKDİRE ŞAYAN, DUAYA NAMZET”

Törende konuşan Rektörümüz Prof. Dr. Harun Çiftçi, dünyanın, tarihin en zorlu dönemlerinin birinden geçtiğini belirterek, “Adaletsizce tüketilen insanlığın ortak malı kaynaklar, hızlı endüstrileşmenin getirdiği kontrolsüz atıklar, havayı, suyu ve çevreyi kirleten kimyasal ajanlar, gıda güvenliğini, arzını ve gıdaya ulaşılabilirliği engelleyen koşullar dünyamızı yaşlandırıyor, geleceğimizi tehdit ediyor ve geri dönüşümsüz trajediler ortaya çıkarıyor. Mavi gezegeni tehdit eden ve yaşanmaz hale getiren sadece bunlar mı? Elbette hayır. İnsanoğlu var olduğundan beri bitmeyen tükenmeyen acımasız çekişmeler. Şu an dünyanın dört bir yanında çığlıklar yükseliyor, çocuklar, kadınlar, bakıma ihtiyacı olanlar ölüyor. Ne adına? Sömürü, dayatma, üstün gelme, hırs, kin, nefret adına. Ve şimdi Gazze’de Filistin’de aynı insanlık dramını İsrail defalarca yaşatıyor. Hastaneler, ibadethaneler, çarşı-pazar yerleri acımasızca bombalanıyor. Vicdana ve merhamete sahip insanlık âlemi olarak mahzun ve müteessiriz. Dünyanın dört bir yanında savaşın, haksızlığın ve zulmün bir an evvel durması için aklı selim merhametli kitleler gösteriler düzenleniyor. Devletler nezdinde yoğun bir diplomasi trafiği yürütülüyor. Bu diplomaside, bölgede daha fazla can kaybı yaşanmaması için Sayın Cumhurbaşkanımızın gayretleri takdire şayan, duaya namzet bir duruş olarak görünüyor” dedi.

“DÜNYA YENİ BİR DİRİLİŞE GEBE”

Dünyanın yeni bir dirilişe gebe olduğunu vurgulayan Rektör Çiftçi, “Acilen mazlumların, mahzunların, haklıların hakkını koruyan ve dünyayı daha güvenli, paylaşımcı, adil ve huzurlu bir ortam haline getirecek yeni ve sürdürülebilir bir yapılanmaya ihtiyaç var. Bu bağlamda Cumhuriyetimizin 100. yılında ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu da bu önemli hususu vurgulamakta. Türkiye Yüzyılı vizyonu, dışarıda veya içeride, insanları renklerine, dillerine, dinlerine, kültürel farklılıklarına göre kategorize etmiyor. Dili, dini, milliyeti, rengi ne olursa olsun, onlara öncelikle ‘insan’ olarak bakıyoruz. Biz de medeniyet tasavvurumuz anlamında bu yeni dirilişe katkıda bulunmak için yükseköğretim camiası olarak elimizden geleni yapmak zorundayız. Çünkü Yükseköğretim dünyayı adalet zemininde şekillendirecek tüm argümanları, parametreleri ve paradigmaları bünyesinde barındırmaktadır” diye konuştu.

“TARİHİ TERK EDEREK, GEÇMİŞİ REDDEDEREK GELECEĞİ İNŞA ETMEK MÜMKÜN DEĞİLDİR”

Rektör Çiftçi, daha sonra şunları söyledi: “Genç bir kurum gibi görünen Çankırı Karatekin Üniversitesi kökünü kadim medeniyetimizden almaktadır. Bereket ve medeniyet fışkıran Anadolu toprakları, insanlığa ışık veren öncü yapılara, düşüncelere ve kurumlara ev sahipliği yapmıştır. Binlerce yıllık bir tarihe sahip Çankırı’da da bu ev sahipliğinin izlerini bulmak mümkündür. Selçuklu Devletinde önemli bir şehir olan Çankırı’ya, 1235 yılında hastalarının tedavi edildiği, Daruşşifa yapılmıştır. Bu kurum günümüzde sağlık enstitüleri gibi faaliyet yapan bilim yuvası olmuştur. Günümüzde tıp sembolü olan birbirine dolanmış iki yılan motifinin taş kabartması ve eczacılığın sembolü kupaya dolanarak su içmeye çalışan yılan heykelciği buradadır. Bu iki sembolün Çankırı Daruşşifasından çıkması, Çankırı Daruşşifasının ne kadar nitelikli bir bilim yuvası olduğunun en güzel göstergesidir. Daruşşifa yanında içinde Cemalettin Ferruh’un türbesi de olan Darülhadis binası günümüze kadar sapa sağlam kalmıştır. Çankırılılar, ayakta kalan bu binanın bakım onarımını sürdürmüş ve günümüze kadar Taşmescit ismiyle yaşamasını sağlamıştır. Taşmescit, Darülhadis Çankırı’nın Selçuklulardan beri bir eğitim yuvası olduğunun bir kanıtı. Taşmescit olarak bildiğimiz Darülhadis İslami İlimler Araştırma Merkezimiz, yüzyılların bilgi ve birikimiyle yeniden ayağa kaldırıldı, biz de iki yılı aşkın bir süredir, bu tarihi mekânın özüne sadık kalarak bazı etkinlikler düzenliyoruz. Gerçekten bakıyorsunuz bu mekânın bir ruhu var. Biz bu ruhu korumaya ama bunun yanında da yeniliklere açık olmaya gayret gösteriyoruz. Darülhadis hem beden hem de ruh olarak bizim için yol gösterici bir kaynak olmaya devam edecek. Tarihi terk ederek, geçmişi reddederek geleceği inşa etmek mümkün değildir. Yükseköğretimin sağlam temeller üzerinde yürüyebilmesi, en çok da tarihten gerekli derslerin çıkarılmasına, bir yandan da faydalı işlerin devam ettirilmesine bağlıdır. Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak yüzyıllar sonra bu kurumu ihya ederek tarihimize, kültürümüze ve medeniyetimize sahip çıktığımızı gösterdik. Çankırı’yı Türk ve İslam yurduna dönüştüren Karatekin Beğin adını taşıyan üniversitemiz bilimde ve eğitimde en mükemmeli yakalamak için canla başla çalışan bir yüksek eğitim kurumu.”

“EĞİTİMİN ÇOK BOYUTLU OLARAK ELE ALINMASI GEREKİYOR”

Eğitimin çok boyutlu olarak ele alınması gerektiğini her fırsatta vurguladıklarının altını çizen Rektör Çiftçi, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilhassa yükseköğretim, duvarlar arasına sıkıştırılamayacak kadar geniş bir fikri ve tatbiki hinterlanda sahip. Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak bizler, toplumun her kesimine ulaşmaya çalışıyoruz. İlköğretimden liseye, üniversite-sanayi iş birliğine, mahalli esnaf ve eşrafımıza, yaşlı ve engellilerimize, şehit ailelerimize, gazilerimize, emeklilerimize kadar el uzatmaya, onların da üniversitemizin birikimlerinden bir şekilde istifade etmelerine önem veriyoruz. ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonunu takip ederek Yükseköğretim Kurumumuzun da üzerinde hassasiyetle durduğu bir konu olan uluslararasılaşmaya önem veriyoruz. Yurtdışından Çankırımıza ve üniversitemize gelen uluslararası öğrencilerimiz bir yandan kendi kültürlerini bizlere tanıtırken, diğer yandan bizim kültürümüzü, dilimizi, örf-adetimizi öğreniyor ve memleketlerine döndüklerinde anlatıyorlar. Bu kültürel alışveriş geleceği inşa etme adına, ülkemize, bizlere, şehrimize ve üniversitemize oldukça değerli kazanımlar sağlıyor. Biz her şeyden önce bir ‘gönül coğrafyası’ inşa ediyoruz. Bu gönül coğrafyası ise Sayın Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi fiziki sınırlarımızın çok çok ötesine tekabül ediyor. Bu coğrafyada kimler yok ki. Bu coğrafyada dünyanın bir ucundan diğer ucuna pek çok ülkeye, millete ve kültüre ulaşma imkânı bulabiliyorsunuz. Üniversite olarak böyle bir yükseköğretim anlayışıyla hareket ediyoruz.”

“85 ÜLKEDEN 255 ÜNİVERSİTE İLE İŞ BİRLİĞİ ANLAŞMAMIZ BULUNUYOR”

Rektör Çiftçi, “Bugün bizim üniversite olarak ikili iş birliği anlaşması yaptığımız 85 ülkeden 255 üniversite bulunuyor. 2023 yılı itibariyle Erasmus kapsamında anlaşma sayısının artırılması için de çalışmalarımız devam ediyor. Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak son 2023 yerleşme verileri göz önüne alındığında öğrenci sayımız 20 bini aştı, uluslararası öğrenci sayımız ise 4 binleri bulmuş durumda. Uluslararası derecelendirme kurumlarınca dünyada 1500., Türkiye’de 46. oldu. Uluslararası görünümde Türkiye’de 114 üniversite arasında 15.; SCIMago’da enerji alanında 7.; ekoloji ve yaşam bilimleri alanında 19. ve matematik alanında 21. oldu. Tüm yatırımlarımızı, eğitim düzeyimizin yüksek nitelikli olması ve dünya standartlarına erişmesi için yapıyoruz. Uluyazı kampüsümüz, sürekli bir değişim ve gelişim çizgisi izliyor. Türkiye’nin ilk üniversite Millet Bahçesini inşa ederek, daha yeşil bir kampüs çalışmalarımızı önemli bir aşamaya getirdik. Bunun yanında Mühendislik Fakültemiz, yeni Merkezi Derslik inşaatımız, sosyal ve kültürel donatı alanlarımız, spor tesislerimiz yükselmeye devam ediyor. Tüm bunlarla birlikte mevcut öğretim elemanı kadromuzu da nitelik ve nicelik yönünden yukarı yönlü bir ivmeyle sürekli izliyor ve bu alanda da bir değişim ve gelişim çizgisi takip etmeye çaba gösteriyoruz” ifadelerini kullandı.

“ÜNİVERSİTEMİZ, ÇANKIRI’NIN KALKINMASININ EN ÖNEMLİ AKTÖRLERİNDEN BİRİ”

Rektör Çiftçi, daha sonra şunları söyledi: “Cumhurbaşkanımızın tensipleriyle 2021 yılında üniversite yönetimine geldiğimiz ilk andan itibaren üzerinde yoğun olarak çalıştığımız ‘Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma’ programı da biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde sonuçlandı. Çankırı Karatekin Üniversitesi, programın 5. Çağrı döneminde başvuru yapan 15 üniversite arasında seçilen 3 üniversiteden biri oldu. Üniversitemiz artık dünyanın ilk ‘Tuz alanında ihtisas üniversitesi’ olarak belirlendi. Bu, gerçekten üniversitemiz için çok önemli bir gelişme. İki yıldır ihtisaslaşma ile alakalı olarak yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Bu çalışmaların neticesinde böyle bir beratla taçlandırılmanın da üniversitemiz, şehrimiz ve bizler için ayrı bir onur ve gurur kaynağı olduğunu ifade etmek isterim. Üniversitemizin ‘Sektörel Tuz ve Tuz Temelli Stratejik Ürünler’ ihtisaslaşma projesi, Yükseköğretim Kurumu’nun ‘Bölgesel Kalkınma Odaklı Misyon Farklılaşması ve İhtisaslaşma Projesi’ kapsamında yürütülmektedir. ‘İhtisaslaşma Projesi’yle üniversitelerimizin eğitim-öğretim ve araştırma-geliştirme gibi birincil faaliyetlerinin yanı sıra bulundukları ilin ve bölgenin doğal, ekonomik, ticari, sınai ve sosyal potansiyelinin etkin olarak kullanılması, yerel ekonomik hayatın geliştirilmesine katkı sağlanması, bölgenin ihtiyaç duyduğu insan kaynağının yetiştirilmesi amaçlanmaktadır. Üniversitemiz, ‘Sektörel Tuz ve Tuz Temelli Stratejik Ürünler’ ihtisaslaşma projesi ile zengin kaya tuzu rezervleri açısından öncü bir konumda bulunan Çankırı’yı kalite, sürdürülebilirlik ve inovasyon odaklı bir vizyonla daha ileriye taşımayı hedeflemektedir. Çankırı’nın kalkınmasının en önemli aktörlerinden biri olan üniversitemiz, odak alanla ilgili ihtisaslaşarak sınai, beşerî ve ekonomik kalkınmaya katkı sağlamak için araştırma laboratuvarlarını, yetkin akademisyenlerini ve ‘ÇAKÜ Teknokent’ ile ‘Teknoloji Transfer Ofisi’ imkânlarını seferber ederek, çıktıları ürüne ve ekonomiye dönüşen projeler yapmak gayreti içerisinde olacağımızı buradan bir kez daha ifade etmek isteriz. Çankırı Karatekin Üniversitesinin mensubu ve mezunu olmaktan gurur duyulacak bir üniversite olması için çalıştık ve çalışmaya devam ediyoruz. Akademik birimlerimizin üniversitemizin merkez kampüsünde bir araya getirmek ve öğrencilerimizin nitelikli bir ortamda eğitim görmeleri için alt yapı çalışmalarına hız verdik.

“BİR ÜNİVERSİTENİN EN BÜYÜK PROJESİ ÖĞRENCİLERİ VE MEZUNLARIDIR”

ÇAKÜ’nün Çankırı’ya ve ülkemize katma değer üreten bir üniversite olduğuna dikkat çeken Rektör Çiftçi, ardından şu ifadeleri kullandı: “Projeler üniversitesi olmak için yeni projeler üreterek yolumuza devam ediyoruz. Ancak bir üniversitenin en büyük projesi, öğrencileri ve mezunlarıdır. Çankırı Karatekin Üniversitesini iyi ve saygın üniversiteler arasında üst kademeye taşıyacak olanlar öğrencileridir. Bu nedenle öğrencilerimizi kendisine ve karşısındakine saygısı gelişmiş erdemli bireyler olarak yetiştiriyoruz. Anadolu’nun mayası olmuş Çankırı, tarih boyunca şehitler vermiş, çilekeş fedakarlıkları ile serdengeçtilerin yuvası olmuştur. Ancak hiçbir vakit fevkalade bir iş yaptıklarını duyurmamış yüce gönüllü insanların beldesidir burası.

Millî Mücadelemizin kazanılmasında canı gönülden hizmet edenlerin, İstiklal Yolu’nun neferlerinin yurdudur Çankırı. Kurtuluş Savaşının kazanılmasında en önemli yol İnebolu-Çankırı Ankara yolu olmuştur. Bu yolda kadınlarımız sırtlarında cephane taşıyarak milli mücadelenin kazanılmasında önemli bir rol oynadılar. Çankırı’nın yolu, vatanı İstiklale taşıdı. Yüzyıl sonra bu yoldan geçen sevgili öğrencilerimizi de Çankırı’nın yolu istikbale taşıyor. İstiklalden İstikbale ilerlediğimiz bu yolda, Çankırımızı ve üniversitemizi hem ulusal hem uluslararası arenada tanınır hale getirmek için tüm enerjimizle çalışıyoruz. Üniversite hayatının sadece öğretimle sınırlı olmadığını, öğrencilerin kazandığı değerlerin de eğitimin çok önemli bir parçası olduğunu unutmamız gerekir. Öğrencilere vermeye çalıştığımız eğitimin önemli bir boyutunu da bu değerler oluşturuyor. Bu değerler, bizim binlerce yıllık kültür dünyamızdan süzülen hikmetli bir medeniyetin tezahürleri. Saygı, sevgi, zor durumda kalana yardım, merhamet, daima haktan adaletten yana olma, zulmün zalimin karşısında durma bizim medeniyetimizin harçları. Bugün bu değerler her zamankinden çok daha anlam kazanıyor. Zulmün zalimin karşısında, mazlumun yanında duran bir millet elbette Türkiye Yüzyılını da inşa edecektir.”

DİMİTROV: “YENİ ALANLARDA DA İŞ BİRLİĞİ YAPABİLİRİZ”

Rektör Çiftçi’nin ardından kürsüye gelen Bulgaristan Cumhurbaşkanı Genel Sekreteri Dr. İlin Dimitrov ise öncelikle kendisine hazırlanan sıcak karşılama için teşekkür etti. Çankırı Karatekin Üniversitesinde olmanın büyük bir onur olduğunu belirten Dr. Dimitrov, Rektör Çiftçi tarafından takdim edilen fahri doktora unvanı için de yüksek takdirlerimi sunduğunu ifade etti. Dr. Dimitrov, “Bunu sadece bana vermediğinizi de biliyorum ve bunu aslında Bulgaristan-Türkiye ilişkileri için verdiniz. İki ülke arasındaki ilişkilere sarf ettiğimiz efor için verdiniz. Sevgili dostum Prof. Dr. Harun Çiftçi’ye de teşekkür etmek istiyorum. Bizi kabul ettiği için, desteği için ve dostluğu için teşekkür ederim. Benim Çankırı’yla olan ilişkim, kendisi ve ekibiyle başladı. Her gelişimde Çankırı’ya bu muazzam manzaraya şahitlik ediyorum. Sizin tarihinizin önemli bir kilometre taşı olan Cumhuriyet’in yüzüncü yılını anmanız sebebiyle bu doktora daha da anlamlı bir hale geliyor. Peki bu diyalogumuz nasıl başladı? Ben Bulgaristan Varna’da Turizm Odası Başkanıydım. Ekonomi ve iktisat üzerine hocaydım. Türkiye’de çok sevdiğim iyi insanlar var, dostlar var ve onlarla bir araya gelip toplanalım dedik. Bunlardan biri de Abdülkadir Gökmen hocaydı ve onunla tanıştım. Eğitim hakkında, staj hakkında, turizm hakkında konuştuk. İş birliğimizi daha ileriye taşıyabiliriz diye konuştuk. Biz sadece konuşmakla da kalmadık aynı zamanda harekete de geçtik. Zira pek çok insan harekete geçmektense konuşmayı sever. Abdülkadir Hoca, ‘Çankırı harika bir şehir, harika insanlar var, mutlaka görmelisin’ dedi ve geldim. Buraya geldiğimde mecliste turizm odası başkanıydım daha sonra bakan olarak geldim. Şimdi ise cumhurbaşkanı sekreteriyim. Siz bana şans getirdiniz. Biz de kendisini Bulgaristan’a davet ettik. Harika zaman geçirdik. Aslında her turizm bakanı için dünyayı gezip değişik yerler görmek bir zorunluluktur. Geçen sene de bu vesileyle Çankırı’dan yüzden fazla öğrenci Bulgaristan’da staj yapma imkânı buldu. Bizim kültürümüzü, bizi tanıma fırsatı buldu. Şu an bizde bile, Bulgaristan yükseköğretiminde Türkiye denilince akıllara Çankırı geliyor. Öyle ki biz şu an ki bu durumu bir başlangıç olarak görüyoruz ki büyük büyük projelerin eğitimi pratiğe dökeceğimiz daha yeni alanlarda iş birliği yapacağımız fırsatlar olacağını düşünüyorum. Ben Çankırı Karatekin Üniversitesinde yapmış olduğumuz bu programı da bunların öncüsü olarak görüyorum. Sizinle olan dostluğumuz, öyle sosyal medyadan kurulan dostluklardan daha öte önemli bir dostluk. Eğer bir arada durursak ve birbirimize yakın olursak gelecek parlaktır. En kalbi duygularla bu fahri doktora belgesi için teşekkür ediyorum” diye konuştu.

AHMED: “ALLAH’A DUA EDİYORUM, TÜRKİYE’Yİ KORUSUN”

Cibuti Yükseköğretim ve Araştırma Bakanı Dr. Nabil Mohamed Ahmed de Çankırı’da olmaktan mutluluk duyduğunu ifade ederek başladığı konuşmasında şunları söyledi: “İlk olarak Türkiye’ye teşekkür etmek istiyorum. Daha sonra Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörüne, Sayın Valimize teşekkür ediyorum. Sizinle burada olmaktan gerçekten çok mutluyum. Çankırı Karatekin Üniversitesi çok küçük gözükebilir fakat çok prestijli bir üniversite. Çankırı Karatekin Üniversitesi bilginin üretildiği bir yer. Burada olmaktan gerçekten mutluyum çünkü sizin üniversite gerçekten tarihsel dokusu olan bir üniversite. Bu tarihi köken 1235li yıllara dayanmaktadır. Çünkü o tarihlerde Darüşşifa Çankırı’da kurulmuştur. Bundan dolayı tebrik ediyorum. Bu üniversite ile birlikte çalışma sansını elde ettim. 2011’de bakan olarak atandığımda üniversiteye gelip iş birliği yapmak için ziyarete geldim. Ben geldiğim yıllarda öğrenci sayısı 4 bin civarında çok küçük bir kampüs var iken bugün geldiğimizde noktada 20 binin üzerinde öğrencisi olan büyük bir üniversite. Ayrıca uluslararası seviyede de çok ilerleme kaydettiğinizi görüyorum. 4 bine yakın uluslararası öğrencisi ile öğrenci hareketliliği ile bunun yanında sosyal ve kültürel aktiviteler ile öğrenci ile birliktesiniz. İlk başladığında köklerin kurulduğu zamanda, ilişkinin ne zaman başladığını bilmiyorum ama çok yol kat ettiğinizi görüyorum. Sürdürebilir iş birliği, ortaklık bunun yanında bazı Cibutili öğrencilerimiz Erasmus hareketliliğinden yararlanabilir. Bunun yanında öğrencilerimiz doktora eğitimlerine başlayabiliyorlar. Bu Cibuti’nin insan kaynakları için çok önemli. Bu başarı iki ülke arasındaki ortak ilişkilerden kaynaklanıyor. Bu çok büyük bir iş. Biz kurumlar arasında bir diyalog, bir iş birliğini hazırlamış bulunmaktayız. Başta Sayın Rektörümüze, Sayın Valimize ve Çankırı’da yaşayan insanlara teşekkür etmek istiyorum. Cibutili öğrencileri sadece yabancı, uluslararası öğrenci olarak değil, aynı zamanda kardeşleri gibi görüp eğitim verdikleri için teşekkür ediyorum. Cibutili öğrencilerimizi de tebrik ediyorum ayrıca. Sizler Türkiye’deki bizim elçilerimizsiniz. Bu akademik açılış töreninde burada çok duygusal anlar yaşıyorum. Bugünkü fahri doktora programında benim için büyük bir onur bir akademisyen olarak bir araştırmacı olarak ve yüksek-öğretim araştırma bakanı olarak. Bu doktora programı Cibuti ve Türkiye arasındaki dostluğumuzu da geliştirecek. Cumhurbaşkanlarımız Erdoğan ve Guelleh arasındaki ilişkilerimiz de artıyor. Türkiye her zaman etkileyen bir ülke olmuştur. Kültürüyle tarihiyle, bu tarih ve kültürü dünyanın her tarafında yayıyoruz. Aynı zamanda bunun yanında Türkiye teknik anlamda ve diğer anlamda gelişmeleri göz kamaştırıyor. Cibuti küçük bir ülke olarak gözükebilir ama bunu yanında insan kaynakları ve genç nüfusu ile önemli bir ülke konumundadır. Bu doktorayı YÖK temsilcilerine, iki üniversite arasındaki heyetlerimize de Cibuti öğrencilerimize mâl ediyorum. Son olarak YÖK temsilcilerine, bakanlık temsilcilerine, Cibutili öğrencilerimize 100’de 100 demokrasi ile yönetilen Türkiye Cumhuriyeti’ne... Allah’a dua ediyorum ki Türkiye’yi korusun ve Türk insanlarını daima korusun.”

CİBUTİLİ KONUKLARIMIZA TEŞEKKÜR BELGESİ TAKDİMİ

Ayrıca, Cibuti Cumhuriyeti Büyükelçisi Aden Houssein Abdillahi, Cibuti Üniversitesi Rektörü Dr. Djama Mohamed Hassan, Bakan Danışmanı Dr. Fahmi Ahmed Mohamed, Burslar Direktörü Mohamed Ibrahim Cheik, Öğrenci İşleri Direktörü Mahmoud Awad, Bursların Finansmanı Direktörü Houmado Moussa Houmado, Cibuti Büyükelçiliği-Başkâtibi Ali Omar Youssouf, Cibuti Büyükelçiliği-İdari İşler Sorumlusu Nadia Ali Bouh ile Türkiye Yükseköğretim Kurumu (YÖK) Uzmanı Muhammet Akif Ataman da katıldılar. Konuklarımıza katılımlarından dolayı Teşekkür Belgesi takdimi de yapıldı.

AKADEMİSYENLERİMİZE BAŞARI BELGESİ TAKDİMİ

ÇAKÜ Akademik Yılı Açılış Töreni kapsamında, öğretim üyelerimize başarı belgeleri de takdim edildi. En yüksek akademik teşvik puanına sahip akademisyenlerimiz Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Barış Şimşek, Fen Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Aslantaş ve Sağlık Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nazan Kaytez’e; Stanford Üniversitesi tarafından Elsevier veri tabanında yayınlanan ve 2022 alıntı yılına göre, ilk yüzde 2’lik dilimde bulunan "Dünyanın En Etkili Bilim İnsanları" listesinde yer alan akademisyenlerimiz Fen Fakültesi Öğretim Üyelerimiz Prof. Dr. Ali Karaipekli ve Doç. Dr. Faruk Karaaslan’a başarı belgesi takdim edildi.

Yayınlanma Tarihi: 27 Ekim 2023 Cuma
Güncelleme Tarihi: 06 Kasım 2023 Pazartesi